Müslümanın sahip olması gereken güzel hasletlerin yalandan değil de gerçek manada  hayatımızın her anında olması hava, su  ve ekmek  kadar ihtiyaçtır.
         Başta Ortadoğu olmak üzere  dünyanın neresine bakarsanız bakın Müslümanlar zulüm altında, işkence görüyor.İşte bu zayıflığın ve biçareliğin altında yatan neden ise hiç şüphesiz   dinimizin emir ve  hükümlerini   hakiki manada yaşamadığımızdan ve güzel hasletleri hayatımızın olmazsa olmazdüsturlarından görmediğimiz içindir.
Ülkemizde fitne  ve fesadın kol gezdiği , terörün tekrar günyüzüne çıktığı ,insanlığımızdan utandığımız ,bencilliğin had safhaya ulaştığı, ne kadar çirkinlik varsa hepsinin neşvü nema bulduğu 21. asırda ,muhabbet, dostluk,kardeşlikkelimelerinin içinin boşaltılarak  gerçek anlamından uzaklaştığı günümüzde  hakiki bir Müslümanın bu kelimelerin içini tekrar doldurarak   iliklerine  kadar hissetmesi gerekmektedir.
Hak ve hakikate adanmış  bir Müslüman; muhabbet, dostluk,  ve kardeşlik duygularını yaşamının her anında  bu kavramların sıcaklığıyla samimane ve ihlaslı bir biçimde yaşayıp bilim ve fenni de  ihmal etmeyerek  kendini  gerçek manada  yetiştirmek için  gecesini gündüzüne katmalıdır.
Muhammedi bir ruha sahip olan  Müslüman ; Arapça,İngilizce,tabiki Türkçeyi de en iyi bir şekilde bilerek tam donanımlı, Kur’an ahlakına sahip  bir insan  olmalıdır.Bunların yanı sıraMüslümanca bir duruş sergilemenin yolu da hiç şüphesiz hakiki imanı elde etmekten geçmektedir.Üç kuruşluk dünya menfaati uğruna elindeki elmas kıymetindeki değerleri değersiz ve adi birer  cam şişeleriyle değiştiren gafil insanlar profilinden kurtulmanın yolu da hakiki bir imana sahip olmaktan geçmektedir. İmanımız ne kadar zayıf olursa o kadar zalimlerin elinde oyuncak olmaya mahkumuz.İmanımız ne kadar kavi olursa o kadar  kararlı olarak işlerimiz  de dinimiz gibi sağlam ve asrımız da  saadet olur.
Kafir zulmeder Müslüman sabreder anlayışından kurtulmamız lazım artık. Hakiki bir Müslüman olarak  teröre, haksızlığa ve zulme karşı dur demenin zamanıdır bugün. Bunuda derken dünyayı titretebilecek hertürlü  maddi ve manevi güce sahip olmalıyız.

Yoksa Müslümanlar olarak şuan yaptığımız kavli duamızı fiili olarak da yapmadığımız sürece bir kanadı kırık kuş misali  uçamayarak zalimlere de yem olmaktan kurtulamayız.Vesselam…