SİNAN TUNÇBİLEK sinantuncbilek@yahoo.com

Yazarın Özgeçmişi


Diğer Yazıları

SİNAN TUNÇBİLEK sinantuncbilek@yahoo.com

MEB’DE DE TEKERLEKLİ PROBLEM!

06 Mayıs 2016 Cuma 21:35

Bilindiği üzere önümüzdeki hafta engelliler haftasıdır. Engelliler Haftası, 10 Mayıs ile 16 Mayıs tarihleri arasında, Birleşmiş Milletlere üye 156 ülkede aynı tarihlerde kutlanan özel haftadır.

     Yine programlar, ziyaretleryapılacak, sosyal medyada paylaşmak üzere resimler çekilecek ve sizinleyiz, yanınızdayız gibi klişe olmuş sözler bu hafta içinde sıkça duyulacaktır. Ancak engellilerin ve engelli ailelerinin mevcut sorunları çözüm beklemeye devam edecektir.

Bu yazıda size gözden kaçan ve çok acil çözülmesi gereken bir sorundan bahsedeceğim…

     Milli Eğitim Bakanlığı normal zekâ seviyesine sahip, kendi akran ve arkadaşları ile aynı sınıfa giden ancak tekerlekli veya akülü sandalye kullanmak zorunda kalan öğrencileri evlerinden okula taşımıyor ya da taşıyamıyor. 

( Burada hemen baştan söyleyeyim son 15 yılda Mili Eğitimde özel eğitim alanında gerçekleştirilen reformları ve yapılan, yapılmakta olan destekleri, iyileştirmeleri takdir etmemek insafsızlık olur. )

Konumuza tekrar dönecek olursak Milli Eğitim Bakanlığı özel eğitim hizmetleri yönetmeliği madde 90 şöyle der:

Ücretsiz taşıma

MADDE 90 – (1) Bakanlık, özel eğitim okul ve kurumları ile özel eğitim sınıflarındaki gündüzlü öğrencilerin okula ulaşımlarının ücretsiz sağlanması için gerekli tedbirleri alır.

Eğer kendi sınıfınızda ve normal bir zekâya sahipsiniz ancak fiziksel engelli iseniz bu maddeye göre taşınmanız mümkün değildir ve taşınma isteği ile başvuran veliler de bu madde doğrultusunda kibarca reddedilmektedir.

     Özel eğitim hizmetleri bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden mümkün olduğu kadar ayırmadan planlanır ve yürütülür. Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin,akranları ile birlikte eğitilmelerine öncelik verilirİlkeleri vardır.  Ayrıca özel eğitimde En az sınırlandırılmış eğitim ortamı kavramı vardır ki o da Özel eğitime ihtiyacı olan bireyin; toplumla bütünleşmesini sağlamaya yönelik, mümkün olduğunca yetersizliği olmayan akranlarıyla bir arada olmasını sağlayan en uygun eğitim ortamını ifade eder…

     Peki, özel eğitimde bu ilkeler varken biz neden tekerlekli sandalyeye muhtaç çocuklarımızı okula taşımıyoruz?      Engelli mi değiller? O zaman haftada iki saat Rehabilitasyon merkezlerine neden taşıyoruz?

        Görüleceği üzere şuan uygulanan yöntem başlı başına birgarabettir.

Tekerlekli sandalyeye muhtaç bir çocuk okula gitmek istiyor. Çünkü orada arkadaşları ile oynuyor, eğleniyor yani kaynaşıyor, sorunlarından bir nebze olsun sıyrılıp günlük hayata devam ediyor. Bu arada da eğitimine devam edip  vatanına hizmet etmek için kendini yetiştiriyor..  Bu çok güzel ve istenilen bir durum…  Peki, okula nasıl gidecek?

Şimdi biraz da empati yapalım;

Anne veya babası onu sandalyesine bindirecek önce dışarı bakacak, yağmur veya kar yoksa okula kadar sandalyesini sürüp yerine oturtacak, eğer çok soğuksa çocuğun dizlerini sıkıca bir battaniye ile sarıp ağzını burnunu da bağlayıp öyle getirecek.  ( bu arada ülkemizde yaklaşık 9 aylık  eğitim döneminin 7 ayının  yağmur veya kar yağışlı ve soğuk  havalarda yapıldığını unutmayın!)

Eğer ailenin ekonomik durumu biraz iyiyse bir araba alacak ve  bel fıtığı da olmamışsa her gün özel arabasına bindirecek , okuldaindirecek , yerine oturtacak  çocuğun çıkışında ise yine gidip aynı işlemi yapıp eve getirecek. Tabi bu işlemler için evde bir ebeveyn çalışmayacak…

Şimdi burada hemen “evde eğitim var ya canım” diyenler çıkacaktır. Ancak bu evde eğitim bireyleri eve hapsetmek  ve toplumdan tecrit etmek ile eşdeğerdir, insafsızlıktır.  Evden çıkmadan gideceği yerde rampa , asansör ve  klozet var mı diye araştıran , bu yüzden dışarıya çok fazla çıkamayan , okul dışı zamanlarını ise evde televizyon karşısında geçirmek zorunda olan bu çocukları okula yani arkadaşlarına eriştirememek vicdansızlıktır. Bu sebeple eve hapsedilen ve bizzat tanıdığım çocuk sayısı hiç de az değildir.

Sonuç olarak;

Özel eğitim okuluna veya sınıfına devam eden yaklaşık 70-80 bin çocuğu okuluna taşıyan devletimiz , tekerlekli sandalyeye mahkum evlatlarımızı da sosyal devlet olmanın gereği olarak taşıyabilmelidir. Onları arkadaşlarına kavuşturmalı , ailelerinin omuzlarındaki bu ağır yükü hafifletmelidir. Okullarda bu evlatlarımıza uygun eğitim ortamını sağlamalı ve kayıtlarında yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmalıdır. Hatta eğitime ciddi bütçe ayırarak sınıfları akıllı hale getiren devletimiz, bu öğrencilerin akülü sandalye ihtiyaçlarını da okul müdürlükleri aracılığıyla giderebilmelidir.Kısacası bu evlatlarımızı hayata katmalıdır.

Bu sorunun en kısa zamanda çözüleceğini umut ediyor ,  önümüzdeki 10-16 Mayıs engelliler haftanızı tebrik ediyorum.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #